Art On Istanbul, 11 Haziran – 30 Temmuz 2016 tarihleri arasında Ahmet Çerkez, Olcay Kuş, Erman Özbaşaran ve Olgu Ülkenciler’in eserlerinin yer aldığı “Crossroads 4” adlı karma sergiye ev sahipliği yapıyor. Art On Istanbul’un kuruluşundan bu yana üstlendiği genç sanatçıların gelişimine katkıda bulunma misyonu için bir görünürlük alanı açan Crossroads serisi, bu kez galerinin yeni temsil etmeye başladığı sanatçıların güncel önermelerini, üretimlerindeki canlılık ve arayışlarını izleyebilmesi için bir kesişme noktası oldu.
Sergi, sanatçıların ilk defa bu çerçeve ile görülecek üretimlerini bir araya getiriyor. Aynı atölyeyi paylaşan Ahmet Çerkez (1976, Bulgaristan) ve Erman Özbaşaran’ın (1982, Çorlu) ortaklaşa ürettikleri “Metabolit” isimli seriye eklenen heykel yerleştirmesi, atık parçaların yeniden örülerek sağlam bir yapıya dönüştürülmesiyle oluşturuluyor. Sanatçıların bu kez inşaat molozlarından topladıkları ahşap ve metal atıklar, birleştirildikten sonra yer yer açılan deliklerin betonla doldurulması sonucunda 3 metrelik bir kolona dönüşüyor. “Felaket” anlamına gelen Bane isimli heykel, aynı zamanda bir anıt havası da taşıyor. Duvara eğri bir açıyla yaslanırken, toplumu idare eden sistemlerin yapısını sorguluyor ve tekinsizliğine işaret ediyor. Bu ortak çalışmanın yanı sıra Özbaşaran ve Çerkez’in izleyici ile dolaysız bir diyalog kuran resim ve desenleri de sergide yer alıyor.
Daha önceki kişisel sergilerinde resimlerini ve desenlerini sergileyen Olgu Ülkenciler (1981, İstanbul), katıldığı karma sergilerde dokümantasyon ağırlıklı enstalasyon çalışmalar da göstermişti. Aralık ayında Art On İstanbul’da açılan Heavy Burden sergisinde gösterdiği Çöküş isimli heykelden sonra, ilk defa bu sergide sanatçının üç boyutlu soyut heykelleri ve rölyefleri izleyici ile buluşuyor. Ülkenciler, kentin verdiği bilinçdışı doğa algısını soyutladığı metal kütlesel heykelleriyle, tekrarlanabilen modüler parçalar kullanarak formun sürekliliğini vurguluyor. Sanatçının epoksi ve polyester malzeme ile ürettiği rölyef çalışmalarında ise farklı yüksekliklerdeki tekrarlayan form elemanları, yekpare bir yüzeyde dalgalı bir ritim yaratıyor. Sanatçının heykellerine, kendi resim belleğiyle bir kesişme noktası teşkil eden desenleri eşlik ediyor.
Art On İstanbul’da daha önce de kişisel sergilerini izlediğimiz Olcay Kuş (1985, İzmir), Crossroads 4 için hazırladığı yeni işlerinde, gazete kâğıtları ve boyayla kurduğu katmanların yanında cam gibi yeni yüzeyler de deniyor. Sanatçı, hâkim iktidar ve medyanın kurduğu baskın dili beden üzerinden ele alıyor. Ekranlarda ve gazetelerde gördüğümüz, aralıksız dozlarla verilen baskıcı ve şiddetli eril dilin neredeyse benimsenmiş olduğunu, fanatizmin bağlılık adı altında övülerek baskılanmanın gördüğü kabulü “futbol” üzerinden gösteriyor. Resimlerin yoğun doku ve boya katmanlarına rağmen fissürler, şablon halinde seyreltilmiş olarak karşımıza çıkıyor ve çizginin diliyle kurulan iktidarı açığa çıkarıyor.
“Crossroads 4”, Art On İstanbul’un temsiliyetine başladığı bu dört sanatçının önümüzdeki sezonlarda gerçekleşecek solo sergi programlarına da göz kırpan bir özelliğe sahip.
