Art On İstanbul, Tepebaşı’ndaki yeni mekânında, Mithat Şen’in 6 yıl aradan sonra İstanbul’daki ilk kişisel sergisi “İstif” ile açılmaktan mutluluk duyar. Sergi, sanatçının galeri mekânına özel olarak ilk kez gerçekleştireceği “Yıldız Sistemine Dair” yerleştirmesi ile “İstif” serisinden farklı zamanlardan daha önce görülmemiş işleri ve yeni üretimlerini bir arada sunuyor. Sergi, Art On İstanbul’un Hanifi Binası’ndaki yeni yerinde, 18 Mart – 30 Nisan 2017 tarihleri arasında izlenebilir.

 

İstif, Mithat Şen’in erken dönemlerinde kurduğu ve geliştirdiği, kimi zaman bölünen kimi zaman bütün olarak, tuval üzerinde ya da derilerde gördüğümüz bedeni, yazıya dair bir kompozisyon odağında kuşatıyor. Yazının alışılmış düzeninden saparak harflerin birbirleriyle kurduğu boşluk-doluluk ve parça-bütün ilişkisi çerçevesinde düzenlendiği “İstif”, forma ilişkin bir çeşitleme olmanın yanı sıra birimlerin bütüne ulaşmada aldıkları farklı aşamalara işaret etmesi bakımından da özel bir sistem kuruyor.

 

Mithat Şen’in resimlerinde kullandığı 13 birim, bu seride bedene dair bir alfabe gibi kodlanmış ve harflerin dizilişindeki denge ile parçadan bütüne ulaşma yolunda, tıpkı doğadaki gibi sonsuz okumalara olanak tanıyacak formlara açılmıştır.

 

Açık isimli şiirinde Behçet Necatigil, geleneğin biçim anlayışına dair bir anahtar sunar: “Kurar yeni barınak, kullanıp aynı taşları.” Mithat Şen resminde tam da bu biçimde bir inşa eylemi görülür. Kullandığı taşlar, yüzyıllar içinden süzülen bir mirasın terk edilmiş, unutulmuş parçalarıdır. Bu parçalar, mezar taşlarından halı motiflerine, gün düzeninden yazı istifine kadar bize dair ortak bir duyuşun ifadesidir.

 

İnşa edilen yeni barınak, tıpkı şiirde olduğu gibi anlamla gelecek bir söylemi hükümsüz bırakır ve biçimi, soyut ve mistik olanı açığa çıkarır. Bu noktada sanat yapıtı, mekân bakımından yeryüzü gibi sınırlı bir doluluğa, zaman bakımından gökyüzü gibi sonsuz bir boşluğa sahiptir.