Burcu Perçin’in “Duvarın İktidarı” isimli 6. kişisel sergisi 8 Mart – 8 Nisan tarihleri arasında art ON the Gallery’de sanatseverlerle buluşuyor.

 

Yağlıboya tablo çalışmalarında tuval yüzeyinde farklı ülke, bölge ve şehirlere yaptığı seyahatlerden elde ettiği, dış ve ağırlıklı olarak iç mekanların fotoğraflarından vardığı bir sentezle yepyeni bir mekan tanımı yapan Burcu Perçin, “Duvar İktidarı” ismini verdiği yeni serisinde insanların duvarlara resimler yaparak, yazılar yazarak mekanları sahiplenişleri ve kendi iktidarlarını sergileme çabalarını ele alıyor.

 

Burcu Perçin’in tuvale aktardığı mekanlar, sanatçının fotoğrafladığı farklı karelerin kolaj tekniğiyle bir araya getirilmesiyle meydana gelmiş yekpare bir mekan olarak karşımıza çıkıyor. Tuvale aktarılan yekpare mekan, Beyrut’ta savaştan tahrip görmüş, yanmış bir fabrika; yine savaşta tahrip olmuş, enkaz hâliyle dahi ilginç bir mimariye sahip bir tiyatro binası ve Edirne’de Osmanlı’dan kalma 550 yıllık, terkedilmiş endüstriyel bir yapının izlerini taşıyor.

 

Burcu Perçin, “Duvar İktidarı” sergisinde yer alan eserleri kendi kelimeleriyle şöyle anlatıyor:

“Bu seride yer alan resimlerin daha önceki resimlerimden temel farkı, kurguladığım mekanların duvarlarında graffitilerin yer almaya başlamasıdır. Resimlerime, sokakta veya iç mekanlarda rastladığım graffitilerden imgeler; figürler, yazılar ve bunlardan esinlendiğim yeni yorumlar eklendi.

 

Bir zamanlar belki yüzlerce insanın büyük bir umutla gelip işbaşı yaptığı tesislerin günümüzün değişen küresel şartlarına uyum sağlayamamaları yüzünden terk edilmeleri, işlevlerini yitirmeleri ve sahipsiz kalmaları sonucunda bu tesislerin şimdiki durumu insanda boşluk, yokluk ve yalnızlık duyguları yaratır. Yok olmaya yüz tutmuş, terk edilmiş öylece bırakılmış bu ıssız yerlerdeki graffitilerin varlığı, bende heyecan ve ilgi uyandırdı.

‘Duvar İktidarı’ adını verdiğim bu dizide, resimde kimliğini bilmediğim insanların duvarlara resimler yaparak, yazılar yazarak bir bakıma bu yerleri sahiplenişlerini ve kendi iktidarlarını sergileme çabalarını ele almak istedim.”